-
1 geçmiş ola
упу́щен слу́чай -
2 geçmiş
проше́дший про́шлое (с) про́шлый* * *1.1) проше́дший; было́й; пре́жнийgeçmiş günler — мину́вшие / былы́е дни
geçmiş yıllar — про́шлые го́ды
2) перезре́лый ( о плодах)2.про́шлое, было́еgeçmişle ilgisini kesmek — порва́ть с про́шлым
geçmişte olup bitenler — собы́тия про́шлого
••- geçmişlerini karıştırmakgeçmişe mazi, yenmişe kuzu derler — погов. что бы́ло, то бы́ло; всё в про́шлом
- geçmiş ola
- geçmiş olsun!
- geçmişi olmak
См. также в других словарях:
geçmiş ola — o fırsat bir daha ele geçmez anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
geçmiş — sf. 1) Geçme işini yapmış 2) Zaman bakımından geride kalmış Bu eski sesler içinde geçmiş zamanlar uyuyor, uyanıyor, geriniyor, yaşıyor gibidir. A. Ş. Hisar 3) Çürümeye yüz tutmuş 4) is. Bugüne göre geride kalmış olan zaman, mazi Onlar bu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
gün — is. 1) Güneş Gün biraz yükselince ıssı bir sıcak kırları kapladı. M. Ş. Esendal 2) Güneş ışığı 3) Gündüz Güneş, bütün gün enselerinde boza pişirmiş. H. Taner 4) Yer yuvarlağının kendi ekseni etrafında bir kez dönmesiyle geçen 24 saatlik süre Kız… … Çağatay Osmanlı Sözlük